Dolar 32,2405
Euro 34,7823
Altın 2.415,31
BİST 10.267,09
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa 24°C
Açık
Bursa
24°C
Açık
Sal 26°C
Çar 22°C
Per 18°C
Cum 14°C

İmamoğlu: İstanbul’da her 3 binadan 1’i depreme dayanıksız

İmamoğlu: İstanbul’da her 3 binadan 1’i depreme dayanıksız
17 Ağustos 2021 17:19
232
A+
A-

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki KİPTAŞ, Zeytinburnu Veliefendi’de, kentsel dönüşüm kapsamında, 36 bin metrekare alan üzerinde 20 bloktan oluşan, bin 262 konutluk ve 77 ticari birimden oluşan “Locamahal” projesinin temelini 2017’de attı. Aralık 2020’de anahtar teslimi yapılması planlanan, Zeytinburnu Belediyesi ile iş birliği içinde başlatılan proje, planlanan hızda ilerleyemedi.

Bugün, proje kapsamında tamamlanan 690 konut ve 64 dükkan için hak sahiplerine anahtar teslimi için düzenlenen tören, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımıyla gerçekleştirildi.

Anahtar teslimleri öncesinde konuşan İmamoğlu, 17 Ağustos Marmara Depremi’nin 22’nci yıldönümü olduğunu hatırlattı. İstanbul’un, 1999 depremi sırasında, yaklaşık 10 milyonluk bir nüfusa sahip olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, “Bugün yaşayanlarıyla, ne yazık ki büyük göç almış ve mültecilerle beraber yoğunlaşan nüfusuyla neredeyse 20 milyona yakın insanı kapsıyor İstanbul. Dolayısıyla İstanbul, bugün sorunu çok daha derin hissetmeli çok daha yüksek seviyede endişe duymalı, ‘Neredeyiz’ diye. Sürecin bir fotoğrafını çekip, ona göre planlamalarını yapmak zorundayız hep birlikte” dedi. 22 yıldan bu yana deprem olmamasını “şans” diye niteleyen İmamoğlu, bu durumun yaşadığımız dönemde ve ileride olumlu anlamda değerlendirilmesi gerektiği uyarısında bulundu.

“İSTANBUL’UN DEPREM ENVANTERİ ENDİŞE VERİCİ”

İstanbul’un deprem envanterinin mutluluk verici değil, endişe verici düzeyde olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, “1,5 yıldır yaptığımız bina tespit çalışmalarıyla, yenilediğimiz çalışmalarla şunu görüyoruz: İstanbul’da her 3 binadan 1’i ne yazık ki depreme dayanıksız” bilgisini paylaştı. Deprem meselesinin İstanbul’un ve Türkiye’nin birinci sorunu haline gelmesini istediklerinin altını çizen İmamoğlu, bu kapsamda, devletin tüm kurumlarının, ilgili özel sektör paydaşlarıyla eşgüdümlü ve seferberlik ruhuyla harekete geçmesinin elzem olduğunu vurguladı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’yla deprem özelinde uyumlu bir çalışma içinde olduklarını dile getiren İmamoğlu, “Hep beraber ayağa kaldırmalıyız bu meseleyi” dedi. Vatandaşın ve paydaş kurumların sorunla yüzleşerek hareket etmelerinin önemine dikkat çeken İmamoğlu, “Vatandaşımız, depremle mücadeleyi, çürük binada oturmak mı, oturmamak mı kısmından ziyade işin maddi tarafını önceliyorsa, vatandaşla bu süreci eğer halleşip, şeffaf bir biçimde çözemediysek, hala problemimiz var demektir” uyarısında bulundu.

“AFETİN FATURASINI BÜYÜTEN YİNE İNSANLAR”

Akdeniz’de yaşanan yangın, Karadeniz’de meydana gelen sel felaketlerini hatırlatan İmamoğlu, “2 günlük ziyaretimizde de ne acıdır ki gördük, yaşadık. Ne acıdır ki; aslında afetin faturasını büyüten yine insanlar. Yaptığı yanlışlar, yaptığı yapılaşma yanlışları, aldığı yanlış kararlar. Burada da tek nokta şu: Akıldan ve bilimden uzaklaşırsanız, popülist bir dünyaya dönük ya da birilerine yaranmaya dönük bazı yöneticilerin aldığı kararlar ne yazık ki büyük bedellere bizi yüzleştiriyor ve karşı karşıya getiriyor” diye konuştu. Doğduğu topraklar olan Trabzon Akçaabat’ta, 1989 yılında benzer bir sel felaketinin yaşandığını ve 100’ün üzerinde insanın yaşamını yitirdiğini aktaran İmamoğlu, “Dere yatağında neyi var, neyi yoksa alıp denize götürmüştü. Aradan 30 sene geçti. Selin denize alıp götürdüğü yapıların en az 4-5 katı şu an o dere boyunda var. Bu kadar net. Yani biz, ders çıkarmıyor, ders almıyoruz. Kolay unutuyoruz. Bunları unutmamalıyız. Tedbirlerini alan insanlar, yöneticiler olmak zorunluluğumuz vardır. Bunun partisi yok. O insanların acılarını gördüğümüzde hangi partiden ölmüş, hangi partiden insan denize gitmiş diye düşünen mi var Allah aşkına? Yok. Onun için burada akıl birliğine ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.

“BU HIZLA GİDERSEK BİZE 80 SENE GEREK”

22 yılda çok güzel işlerin de yapıldığının altını çizen İmamoğlu, “Ama o hızla gidersek bize gereken seksen senedir. Sorunları hissedip hep beraber el ele, kol kola vererek çözüm bulduğumuz süreçleri, ortak akılla yönettiğimiz, akıldan ve bilimden uzaklaşmadığımız, tek başına kişinin bireylerin değil, ortak akılla süreçleri yönettiğimiz bir sürecin Türkiye’mizin ve İstanbul’umuzun her ortamında hakim olmasını diliyorum. Siyasetin değil, ortak aklın ve bilimin izinde yürümemizin daha doğru olacağını düşünüyorum. Bu noktada, tüm paydaşların aynı duyguları paylaşmasını ve başarılı olmamızı diliyorum hem İstanbul’umuzun hem ülkemizin ve milletimizin huzuru ve bekası için” diye konuştu.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.