Dolar 32,5320
Euro 34,8934
Altın 2.422,04
BİST 9.722,09
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa 25°C
Az Bulutlu
Bursa
25°C
Az Bulutlu
Per 21°C
Cum 23°C
Cts 19°C
Paz 20°C

Tarımda 16 madde yasaklandı

Tarımda 16 madde yasaklandı
18 Haziran 2020 00:36
352
A+
A-

Tarım ve Orman Bakanlığı, 16 kimyasal tarım ilacı aktif maddesini yasakladı.

Tarım ve Orman Bakanlığı hastalık ve zararlı organizmaların ürüne zarar vermesini önlemek için kullanılan 16 pestisit (kimyasal tarım ilacı) aktif maddesinin yasaklanmasına karar verdi.  Dünya Sağlık Örgütü’ne göre en önemli halk ve çevre sağlığı sorunlarından biri olarak kabul edilen pestisitlerin bir kısmı “son derece tehlikeli”, “yüksek seviyede tehlikeli” ve “muhtemel kanserojen” içeriyor.

Türkiye topraklarının son derece temiz, sağlıklı gıdalar üreten bir ülke olduğunu söyleyen Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Birol Celep, 2009’dan bu yana Avrupa Birliği’nde kullanımı yasaklanan toplam 204 aktif maddenin ülkemizde de kullanımının sonlandırıldığını açıkladı.

 “Gıda ürünlerindeki pestisit kalıntıları yasal mevzuatlarca belirleniyor ve her aktif madde ve ülke için kabul edilen maksimum kalıntı limitini (MRL) aşmaması gerekiyor. Geçtiğimiz günlerde 16 tarım ilacının daha yasaklanmasıyla birlikte toplamda 204 aktif madde artık ülkemizde kullanılmayacak. Sağlıklı gıda için mücadelemiz hükümetimiz öncülüğünde hem de 35 senedir organik üretim yapan biz Egeli ihracatçılar tarafından yıllardır devam ediyor. Tarladan çatala kadar olan zincirde, sağlıklı gıdanın bir tercih değil yeryüzündeki bütün canlıların hakkı olduğunu, tarımsal üretim tekniklerinin çevreyi, insan sağlığını ve biyoçeşitliliği koruyan, doğa dostu üretim metotlarını destekleyerek bir değer yaratıyoruz. Pestisit kullanımı, toprağın yapısını bozup fakirleştiren, tarıma elverişli arazileri kullanılamaz hale getirebilen, gıdalarımızın kaynağı olan toprağımızı kaybetmemize yol açabilen bir uygulama. Gıda üretiminin kilit rolündeki arılar başta olmak üzere çok sayıda canlıyı etkileyerek biyoçeşitlilik kaybına yol açabiliyor. Aynı zamanda havaya ve yeraltı sularına geçerek orada yaşayan tüm canlı türlerini de tehlikeye sokuyor. Uygulamayı yapan ve o alan yakınındaki üreticiler ve ürünleri tüketen vatandaşlarımız içinde yüksek risk oluşturuyor.”

BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİK

“Üreticiyi doğru bir bilinçlendirmeyle eğiterek daha iyi bir noktaya getirebilir ve birim alandan daha çok verim alınmasını sağlayabiliriz.” diyen Celep’e göre Tarım ve Orman Bakanlığı istatistikleri de pestisit kullanımının tarımsal üretimde iddia edilen verimliliği sağlamadığını kanıtlar nitelikte. “En önemli noktalardan biri de tarım ilaçlarının yol açtığı sağlık ve çevre zararlarının maliyeti. Biyolojik çeşitliliğe, toprakta, suda, havada bıraktığı tahribatın telafisinin yapılması aradan yıllar geçse de çok güç. Bakanlığımızın aldığı önlemlerle, verim artışı sağlamayan, çiftçileri yüksek maliyetlerle mağdur eden, toprağın kısırlaşmasına yol açan tüm canlıları, havayı, suyu, toprağı zehirleyen bu fasit daireyi artık kırıyoruz. Çiftçilerimizin üretim alanlarını terk ederek kentlere göç etmesinin en büyük nedeni de tarım ilaçlarının toprakta yarattığı tahribattır. Çiftçinin bilgisini ve deneyimini merkeze alarak doğayı iyi bir şekilde okuyabiliriz. Onların haklarını, tohum özgürlüğünü muhafaza edip, tarımın ve üretimin çevreye ve topluma hizmet eder halde sürdürülebilirliğini sağlamak zorundayız. Biyolojik çeşitliliğin ne kadar önemli olduğunu, birçok farklı türün bir arada yaşaması gerektiğini, bununda organik ve iyi tarımla mümkün olacağını bilmemiz, iyice anlamamız ve anlatmamız gerekiyor.”

TARIMDA İNOVASYON ZAMANI

Hayrettin Uçak, sürdürülebilir bir tarım için Ar-Ge ve inovasyonun şart olduğunu söyleyerek “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Sayın Emine Erdoğan’ın öncülüğünde Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yürüttüğü ata tohumu projesi ekolojik vicdanımızı uyandıran bir nirengi noktası olmuştur. Proje kapsamında vatandaşlarımız tarafından bağışlanan tohumlar çoğaltıldı ve üreticilere ulaştırıldı. Katma değer odaklı yeni tarım politikasının bir parçası olan üretici, ihracatçı, işletmeci ve tüketiciyi aynı platformda buluşturan Dijital Tarım Pazarı da tarımda inovasyonun en güzel örneklerinden biri. Tarım ve Orman Bakanlığımızın öncülüğünde kurulan çiftçinin aradığı bilgiye istediği an hızlı bir şekilde ulaşabileceği, interaktif eğitim imkanı sunan “Tarım Orman Akademi” ve “Dijital Tarım Kütüphanesi” de bizlere sürdürülebilir üretimle ekolojiyi nasıl koruyacağımızı öğretiyor.” dedi.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.