Dolar 32,4375
Euro 34,7411
Altın 2.439,70
BİST 9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa 18°C
Az Bulutlu
Bursa
18°C
Az Bulutlu
Paz 19°C
Pts 19°C
Sal 18°C
Çar 19°C

Sevdalar

5 Mart 2021 12:24
750
A+
A-

Dünya kurulduğundan beri insanoğlunun en büyük ruh özelliğinden biridir sevmek. Burada dünyanın en büyük sevdalarından,  Leyla ile Mecnun’dan, Kerem ile Aslı’dan, Ferhat ile Şirin’den ya da Romeo ile Juliet’ten bahsetmeyeceğim. Benim gibi sıradan insanlardan ve sevdalarından bahsetmeye çalışacağım. Dünya üzerinde söylenen şarkıların neredeyse tamamı sevda üzerinedir. Türküler de öyle söylenir ülkemizde. Bakmayın arada sırada “mandanın yuva yaptığı olur da söğüt dalına” ama çok enderdir bu tür mizah dolu türküler. Sanırım bu da Türk insanının mizah anlayışındaki incelikten gelmektedir. En büyük eserler hep aşk kökenlidir. Aşkın kokusu sinmemiş şiirden şarkı veya türkü üretmek neredeyse imkânsızdır. Bazen bu aşk ilahi bir aşk da olabilmektedir. Yunus Emre’de ve bazı tasavvuf ehlinde olduğu gibi. Ama ilgimi çeken bir husus da vuslat gerçekleştiğinde sanki aşk bitiyormuş gibi şiirler de bitiyor, şarkılar da. Günümüzden çok çarpıcı bir örnektir bence, Orhan Gencebay. En güzel aşk dolu eserleri 1970’li yıllardadır. Daha sonraki şarkıları (bana göre) zorlamadır, doğaçlama değil. Ya da ruhun en aç ve genç olduğu dönemlerde mi daha verimli oluyor insan? Bunu da anlayabilmiş değilim. Ama bildiğim bir gerçek varsa aşk ve sevda ya da adına ne derseniz deyin sevmek insan ruhunun vazgeçemediği ölümsüz bir duygu.

İnsan sevince güzel görüyor dünyayı ve sevince anlam kazanıyor yaşam. Sevmeyen ya da sevmesini bilmeyen kalplerin daha katı olduğunu düşünüyorum. Sevginin olduğu yerde anlayış, sevginin olduğu yerde mutluluk oluyor. Sevince insan daha hoşgörülü ve daha sevecen bakabiliyor her şeye. Kalpler ısınıyor, sanki bahar gelip de çiçekler açıyor. Dünyadaki en saf yaratıklardan biri olan 8 yaşında bir delikanlının annesine söylediği şu içten sözleri paylaşmadan geçemeyeceğim; “Anne bizim sınıfta bir kız var, onu gördüğüm zaman kalbimde müzikler çalıyor. Niye böyle oluyor?” Olgun anne, bu durumu en tatlı ve sekiz yaşında bir çocuğun anlayabileceği şekilde anlattı. Bunun adı aşk’tı. Nasıl ki sekiz yaşında aşık olunabiliyor ve sevebiliyorsa insan, 50 yaşında da 80 yaşında da aşık olabilecektir. Aşkın yaşı yoktur kanımca.

Eğer aşık olunabiliyorsa halâ yaşıyordur insan. Aşk bitmişse yaşam da körelmeye başlamış ve yolun sonuna yaklaşılmıştır. Aşık olabilen ve sevebilen insan zararsız insandır diye düşünürüm hep. Seven, sevdalık çeken insanın kalbinde kötülük barınamaz. Her sabah kır çiçekleriyle uyanır, hayata kuş sesleriyle başlar. Hep bir şarkı mırıldanır sevdaya ve güneşe dair. Güneş gibidir sevda, aydınlık verir insan ruhuna ve ısıtır. Ruhu aydınlanan insandan da karanlık beklenemez.  Sevgi, insanı zinde kılan adrenalin dolu bir portakal gibidir. Her diliminde yüreğinize bir yaşam enerjisi yükler. Saçının bir teline dahi dokunabilmek, yüzünü görmek ve hele bir de gülümsüyorsa size bakıp da. Deme gitsin o zamanki mutluluğu. Sanki bir kilo sevda portakalı yemiş gibi olur insan. Söylenecek çok şey var sevdalar üzerine. Ama her sağlıklı ruh bu güzelliği yaşamıştır ve yaşamalıdır da. Sevmekten korkmamalı insan, asıl sevememekten korkmalı. Sevmeyen yürek yaşamamıştır bence. Bozkırın tezenesi Neşet Ertaş’ın dediği gibi;

“Sevda olmasaydı da gönüle dolmasaydı, Dünya neye yarardı da seveni olmasaydı”

Sevgisiz ve sevdasız kalmamanız dileğiyle.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
19 Nisan 2021 14:01
30 Aralık 2020 08:56
4 Temmuz 2021 14:05
4 Ekim 2021 09:52
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.