Kanmak, kandırmak ve kandırılmak

Doymak veya aldanmak gibi iki farklı anlamda kullanılabilen bir kelimedir. Bütün gün güneşin altında kavrulup susuz kalmak ve günün sonunda buz gibi pınarlardan kana kana su içmek yani suya doymak.Ya da kendisinden daha zeki veya daha hin fikirli insanların söz ve davranışlarına inanarak aldanmak gibi. Bugün doymak anlamında değil aldanmak anlamında kullanmak istiyorum kanmak sözcüğünü. Temiz kalpli, içlerinde herhangi bir fesatlık bulunmayan saf insanların uğradığı bir durumdur kanmak. İnanmaya ve kanmaya hazırdırlar doğaları gereği. Her şeye ve herkese çok çabuk inanırlar. Bu nedenle kandırılmaları daha kolaydır. Argo deyimiyle üçkâğıtçıların arayıp da bulamadıkları bir malzemedir bu saf insanlar. Bir de bazı tür siyasetçilerin.

Kandırmak, ikna etmek, inandırmak ve aldatmak anlamında kullanılır. İyimser bir bakışla herhangi bir konuda, herhangi bir fikir veya davranışa karşısındaki insanı inandırmak ve ikna etmektir. Ancak, bu iyimser ifadenin yanı sıra genellikle ve sıkça kullanılan şekli ise aldatmaktır. Zeki ve kötü niyetli insanların saf ve temiz kalpli insanlar için kullandıkları yöntemdir kandırmak. Bundan büyük bir haz duydukları gibi çok büyük çıkarları da vardır. En usta poker oyuncuları gibi suratlarından herhangi bir anlam çıkartmanız asla mümkün değildir. Peynir ekmek yer gibi yalan söyleyebilirler. Olmamış bir olayı olmuş gibi anlatmakta üstlerine yoktur. Menfaatleri uğruna herkesi harcamaktan bir an bile çekinmezler. Mayaları sahtekârlık üzerine kurulu olan bu kişiler aynı zamanda Dünya için en büyük tehlike olmuşlardır. En büyük örnek 20. Yüzyılda Adolf Hitler’dir. Kendi ihtirasları yüzünden bir ulusu ve bir ülkeyi dünyanın en büyük savaşına sokmak için gözünü kırpmamıştır. Alman gençliğini olmayacak ırkçı hayallerle kandırmış ve beslemiş ve milyonlarca insanın katledilmesine sebep olmuştur.

Kandırmak eylemine konu olmak ve kandırana inanmak da kandırılmaktır. Genellikle çok saf ve temiz kalpli insanlar bu durumla karşılaşır. Çok çabuk inanırlar karşısındakilere ve bunun asla farkına varamazlar. Kandırıldıklarını hiç bir zaman bilmeyen bu tür insanlar belki de kandırılmaktan mutludurlar. Zira sürekli olarak kandırılırlar. Bazı tip siyasetçiler için en iyi malzemedirler. Bu gerçekten kandırılan saf ve temiz kalpli insanların eğitilmeleri ve bilinçlendirilmeleri her zaman için kandıranlar tarafından istenmeyen bir durumdur. Eğitimsiz bırakılmalıdırlar ki kandırılıp kullanılabilmelidirler. Eğitimli ve bilinçli insanları kandırmak pek de kolay değildir çünkü.

Düşünüyorum da çocukluğumdan beri pek çok kere kandırılmışımdır. Ama yaşamın öğrettiği en önemli çözümleme merkezinin gözler olduğunu zamanla öğrenebildim. Hala yanılıp kandırılabilme olasılığım olsa da karşımdaki kişinin gözlerinden yalan söyleyip söylemediğini genellikle anlayabiliyorum. Ağız ve vücut hangi yalanları söylerse söylesin gözler pek yalan söyleyemiyor. Bu  nedenle insanların gözlerine bakmayı alışkanlık haline getirmişimdir. Naçizane önerim de bu olacaktır. İnsanların gözlerine bakın konuşurken veya dinlerken. Mutlaka hissedeceksiniz doğru ya da yalanı. Böylece kanma veya kandırılma olasılığınız azalacaktır.

Kanmayan, kandırmayan ve kandırılmayan insanlar olabilmek dileğiyle.