Dolar 32,5004
Euro 34,6901
Altın 2.496,45
BİST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa 21°C
Az Bulutlu
Bursa
21°C
Az Bulutlu
Paz 21°C
Pts 26°C
Sal 27°C
Çar 23°C

Ciğerlerimiz Yanıyor

31 Temmuz 2021 23:12 | Son Güncellenme: 31 Temmuz 2021 23:13
397
A+
A-

19 ve 20 Haziran günleri “Orman Yanarken” başlıklı yazımda çok yıllar önce yaşadığım orman yangınından bahsetmiştim. Yazımın daha mürekkebi kurumadan ormanlarımız hunharca yakılmaya başlandı. Yakılmaya diyorum çünkü neredeyse en güzel yurt köşelerimiz eş zamanlı olarak yanmaya başladı. Buna tesadüf demek en hafif deyimiyle safdillik olur. Hiçbir şey bu kadar tesadüfü bir araya getirmez ihanetten başka. Fakat en hazin tarafı da bu yangınların, siyasetçilerin bundan fayda çıkartma çabaları.

Ülkeyi her türlü musibetten, dertten ve felaketten korumakla görevli olan iktidar mensupları akıl almaz bir biçimde yine muhalefeti ve bu yangınlardaki muhalefetin tavrını suçlamaya başladı. Muhalefet de anında iktidarı beceriksizlik ve ihanetle suçlayıverdi. Dış mihraklar, PKK ve daha birçok senaryolar da üretildi. Ancak, bu karşılıklı suçlamalar arasında yurttaş olamamanın duyarsızlığı neredeyse unutuldu. Denizi fazla sevmediğimi ve nedenlerini de daha önceki yazılarımda anlatmıştım. Takip eden dostlarım bilirler, dağları ve ormanları hepsinden fazla sevdiğimi de. Ancak, piknik yapmak gibi bir alışkanlığım ve hobimin olduğu da söylenemez. Arabalara doluşup sere serpe yayılmak, salıncaklar kurmak ve mangallar yakıp çalı çırpı ve toz toprak içinde et yemek gibi bir zevkim asla olmadı. Olanları da mutlu oldukları için hiç kıskanmadım. Ama her piknikçinin geride bıraktığı vahşet görüntülü pisliği görünce “Piknik yasaklanmalı ya da pislik bırakanlar hapse atılmalı” diye çok düşünmüşümdür. Zira ormanlar bizlerin nefes almasına ve yağmur yağmasına sebep olan en güzel dostlarımızdır ancak, ormanlar bizim değil orada yaşayan binlerce çeşit canlının evidir, yaşam merkezidir.

İşte bu düşünceler içinde piknikçilerin hep çok dikkatli olmasını dilemiş ve istemişimdir. Bu yangınların tamamını bir takım senaryolara dayandırmak mümkündür belki ama sorumsuz piknikçilerin de paylarının olabileceği ihtimalini yok saymamak gerekir. Hangi sebeple olursa olsun sonuçta orman demek ciğerlerimiz demektir ve bu yüzden CİĞERLERİMİZ YANIYOR” diye başlık attım. Bir düşünelim isterseniz; birçok hayvan sever insanımız evlerinde kedi, köpek ve kuş gibi hayvanlar besliyor ve onlarla özel bağlar kuruyor. Hatta öyle ileri bağlar kuranlar var ki kedisi hastalansa o da hastalanıyor. Örneğin benim dünya yaşıyla 12 yaşındaki Kurt köpeğim Çentik yaşlanmaya başladı. Sabahları zor uyanıyor ve zor hareket ediyor ve biliyorum ki normal koşullarda pek ömrü kalmadı. Gerçi kimin daha önce öleceğini bilmek imkânsızdır ama onun benden önce öleceğini düşününce büyük bir üzüntü duyuyor ve gençliğinde sevmediğimden daha çok seviyorum. Başını ve gıdığını okşadığımda öyle bir bakıyor ki gözlerime, sanki ağlıyor.

Evet sevgili dostlarım, bu ormanlarda belki de milyonlarca canlı yanarak hayatını kaybediyor. Onların çaresiz çığlıklarını yaşadığı orman yangınında duymuş biri olarak içim acıyor ve ciğerlerim de onlarla birlikte yanıyor. Ağlamayı da unuttuğumdan gözlerim yerine içim ağlıyor.

Ey iktidar sahipleri, çok mu zordu ormanları korumak ya da onları söndürecek tedbirleri almak ve uygulamak. Yarın bu yanan yerlerden hangi yüzle oy isteyeceksiniz. Ha, bir önerim var; yanan ormanların yerine bırakın inşaat yapmayı bir çivi dahi çaktırmamaya söz verin lütfen. Ve acil bir fidan dikme değil orman dikme kampanyası başlatın ve bu konuda muhalefetle husumeti bırakıp işbirliği yapın. Ki, muhalefetin iddialarını çürütün.

Ey muhalefet partileri, bırakın sadece suçlamayı ve samimi çözüm önerilerinizi getirin ve iktidarla işbirliği yapın yeniden ormanlar üretmek için. Bu yeniden üretilecek ormanlara sizlerin isimlerini verelim. Böylece ormanlar da sonsuza kadar yaşasın sizler de sonsuza kadar yaşayın.

Ancak, bir önerim daha var ki isterseniz çağdışı deyin, ama milyonlarca zavallı ve çaresiz cana kıyan ve bu güzelim ormanları yakanları yakalayın ve ömür boyu tek kişilik hücre hapsiyle cezalandırın ve sonsuza kadar bu konuda af çıkartmayın. Af çıkartma teşebbüsünde bulunanları da vatan haini olarak kabul edin.

Yeter artık Allah aşkına yeter, CİĞERLERİMİZ YANIYOR, SÖNDÜRÜN ARTIK.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
22 Mart 2021 10:25
11 Ocak 2021 22:03
10 Şubat 2021 09:28
30 Temmuz 2021 00:00
13 Haziran 2021 11:32
8 Temmuz 2021 13:38
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.