Dolar 32,5004
Euro 34,6901
Altın 2.496,45
BİST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa 21°C
Az Bulutlu
Bursa
21°C
Az Bulutlu
Paz 22°C
Pts 26°C
Sal 27°C
Çar 23°C

Basını değil, polislerin şiddetini engelleyin!

Basını değil, polislerin şiddetini engelleyin!
1 Mayıs 2021 12:50
363
A+
A-

İktidarın temel hak ve özgürlüklere yönelik müdahalesi sürerken İnsan Hakları Eylem Planı ile ilgili genelge AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlandı. Eylem planının yayımlandığı gün, Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) eylemler sırasında polisin ses ve görüntüsünün alınmasını genelgeyle yasakladı. Emniyet genelgesine göre eylemlerde cep telefonu ile ses ve görüntü alanlar hakkında yasal işlem yapılacak. İnsan Hakları Eylem Planı’yla “özgürlükler” alanında genişletici değişikliklerin hedeflendiği ve insan haklarının korunacağı iddia edilse de EGM’nin genelgesinde tam tersi bir yol işletildi.

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şubesi, eylemler sırasında ses ve görüntü alınmasını yasaklayan EGM genelgesini paylaştı. Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş’ın imzasıyla yayımlanan genelgede, eylemler sırasında polislerin görüntülerini ya da seslerini kaydeden kişilerin engellenmesi ve haklarında adli işlem yapılmasına karar verildiği bilgisi yer alıyor.

DELİL NİTELİĞİNDE

Söz konusu genelgede, görevli polislerin ses ve görüntü kayıtlarının sosyal medyada paylaşılmasının, ‘özel hayatın gizliliğini ihlal ettiği’ öne sürüldü. Ses ve görüntü almanın da görevi yapmayı engellediği iddia edildi. Kamu görevi yapan polislerin, yurttaşlara uyguladığı şiddet sık sık gündeme gelirken EGM’nin genelgesi soru işaretlerine neden oldu. Polisin işlediği suçlara kanıt niteliği bulunan görüntülerin genelgeyle yasaklanmasına tepki büyük. Polislerin kamu görevi yaptığını hatırlatan Avukat Ayhan Erdoğan, özel hayat gibi bir durumun olmadığına dikkat çekti. Görev sırasında işlenen bir suçun tespit edilmesini sağlayacak delinin yasaklanamayacağını vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu: “Ceza hukukunda her türlü delil geçerlidir. Kamu görevlisi tarafından şiddet gören kişinin meşru müdafaa hakkının kısıtlanması söz konusu, şiddeti kanıtlanması da mümkün olmayacak. Bir de ‘polise mukavemet’ diye uyduruk bir suçtan yargılanıp mahkûm olacak.” Genelgeyle “Polisin işlediği suçlarla ilgili görüntü almayın, polisim istediği gibi hareket etsin” dendiğini aktaran Av. Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu genelge hiçbir şekilde yasal değil. Yurttaşların görüntü alması yasal haklarıdır. Bir kamu görevlisinin görevini aşarak ya da yasaları çiğneyerek yapmış olduğu davranışlarda, suç işlediğini ispatlama aracı olarak kullanılması haklarıdır. Bunun genelgeyle engellenmesi mümkün değildir.”

Öte yandan Emniyet’in genelgesi gazetecileri de etkiler nitelikte. Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici’ye göre herkesin görüntü alabilmesi sayesinde ‘yurttaş gazeteciliği’ gelişti. Birçok olayın yurttaşların görüntülemesi sonucu basına yansıdığının altını çizen Bildirici, “Polis eğer yasalara aykırı bir şey yapmıyor ise görüntü alınmasından çekinmemesi lazım” dedi ve ekledi: “Son dönemde polisin gazetecilerin görüntü almasını engellediğini görüyoruz. Polisin görüntü alınmasını görevinin engellenmesi olarak görülmemesi gerekiyor. Gazetecilerin de görevini yaptıklarını kabul etmeleri gerekir. Bu ülkede basın özgürlüğünden söz ediyorsak engellemeye hakları olmaması lazım.”

SUÇA HAZIRLIK

Amerika’da siyah yurttaş George Floyd ile Diyarbakır’da Kemal Kurkut’un polis tarafından öldürülmesi olaylarını anımsatan Bildirici, sözlerini şöyle tamamladı: “Polisin yaptığı cinayetin medyaya yansımasıydı. O fotoğraflar olmasaydı, öldürülenler suçlu kabul edilecekti. Görüntülerin alınması ve yayınlanması suçun ortaya çıkması zorunlu. Polisin bunu engellemesi zaten suça hazırlık.”

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.