Su Krizine Dev Çözüm

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, kentte son günlerde artan su kesintileri ve barajlardaki düşük su seviyeleri nedeniyle kamuoyunda oluşan endişelere açıklık getirmek amacıyla Doğancı Barajı’nda kapsamlı bir basın toplantısı düzenledi.

Başkan Bozbey, konuşmasına, “Bursamızın geleceğini doğrudan ilgilendiren yapısal sorunu, iklim değişikliğiyle kronik hale gelen su konusundaki gerçekleri tüm açıklığıyla sizlerle paylaşmak üzere bir aradayız,” sözleriyle başladı. Sosyal medyada yayılan ve paniğe neden olan söylentilere karşı şeffaflıkla hareket edeceklerini vurgulayan Bozbey, kamuoyunun en çok merak ettiği soruya da net bir şekilde yanıt verdi: “Bursa susuz mu kalacak? Net olarak söylüyorum: Hayır. Bursa’mızı asla susuz bırakmayacağız.”

“BARAJLAR SIFIR DEĞİL, SU VAR”

Bozbey, barajlardaki doluluk oranının “yüzde sıfır” olarak gösterilmesinin suyun tamamen bittiği anlamına gelmediğini belirtti. Teknik olarak bu oranın, DSİ’nin belirlediği su alma kotunun üzerinde kalan suyu ifade ettiğini ve kotun altında halen kullanılabilir rezerv bulunduğunu ifade etti. Doğancı Barajı’nda halen 8 ila 8,5 milyon metreküplük su rezervi olduğunu söyleyen Bozbey, bu suyun yüzer (sallı) pompalar aracılığıyla arıtma tesislerine başarıyla aktarıldığını açıkladı. Bursa’ya günlük ortalama 370 bin metreküp su verildiğini belirten Bozbey, bu suyun büyük bir kısmının alternatif kaynaklardan sağlandığını dile getirdi. Bu kaynaklar arasında kuraklığa karşı hazırlık amacıyla oluşturulan Çınarcık Barajı bypass hattından sağlanan 90 bin metreküp su, yer altı sularından alınan 175 bin metreküp, doğal kaynak sularından temin edilen 35 bin metreküp ve Nilüfer Barajı’ndan cazibeyle Doğancı Barajı’na aktarılan 45 bin metreküp su yer alıyor. Geriye kalan 60-70 bin metreküplük ihtiyaç ise Doğancı Barajı’ndaki su alma kotunun altındaki rezervden pompalarla karşılanıyor.

KESİNTİLER DEVAM EDECEK

Bozbey, kentte uygulanan planlı su kesintilerinin de bu süreçte ciddi bir tasarruf sağladığını belirtti. Şu an yapılan kesintilerle günlük 50 bin metreküp su tasarrufu sağlandığını aktaran Bozbey, bu kesintilerin okul ve hastaneleri etkilememesi için akşam 17.00 ile sabah 05.00 saatleri arasında uygulandığını söyledi. Krizin sorumluluğunun sadece doğa olaylarına değil, geçmişte yapılan hatalara da bağlı olduğunu ifade eden Bozbey, su krizinin ardında 20 yıllık bir ihmal zinciri bulunduğunu savundu.

“SU KRİZİ 20 YILLIK İHMALİN SONUCU”

Özellikle önceki belediye yönetiminin, Çınarcık Barajı suyunun 2023 yılında kente taşınacağı yönündeki vaatlerine rağmen bu projenin hayata geçirilmediğini belirtti. 2017 yılında DSİ ile BUSKİ arasında isale hattı yapımını da kapsayan bir protokol imzalandığını hatırlatan Bozbey, bu protokolün 2021 yılında iptal edildiğini açıkladı. DSİ’nin projeyi Türk Lirası üzerinden ve 15 yıl vadeli ödeme şartıyla yapmayı teklif ettiğini, ancak bu teklifin değerlendirilmediğini ifade eden Bozbey, bunun yerine 155 milyon Euro dış kredi alındığını ve BUSKİ’nin borç yükünün ağırlaştığını söyledi. Bu durumun hem kentin suya daha erken kavuşmasını engellediğini hem de ciddi bir finansal krize neden olduğunu belirterek, bu yanlışların sorumluluğunun önceki yönetime ait olduğunu vurguladı. Bozbey, göreve geldikten sonra hızla harekete geçtiklerini ve hem kısa vadeli hem de uzun vadeli çözümler geliştirdiklerini belirtti. Bu kapsamda, Çınarcık hattının genişletildiğini ve isale hattının %90 oranında tamamlandığını ifade etti. Hattın Göklü deposuna ulaşmasıyla birlikte Mudanya’ya cazibeyle su verileceğini, bu sayede yılda 50 milyon TL enerji tasarrufu sağlanacağını belirtti. Ayrıca hattın Karacabey’e uzatılmasıyla TOKİ konutlarının da su ihtiyacının karşılanacağı bilgisini paylaştı.

YENİ KAYNAKLAR YOLDA

Yeni su kaynaklarının devreye alınması konusunda da önemli adımlar atıldığını söyleyen Bozbey, Nisan 2024’ten bu yana 52 yeni kuyu açıldığını ve Gökdere ile Çataltepe gibi doğal kaynakların da sisteme entegre edilmesi için çalışmaların sürdüğünü açıkladı. Bunun yanında, uzun vadede su kültürünün değişmesinin büyük önem taşıdığını vurgulayan Bozbey, konutlarda gri su kullanımını zorunlu hale getireceklerini ve yağmur suyu hasadı uygulamalarını yaygınlaştıracaklarını söyledi. Tarım ve sanayi sektörlerindeki su tüketimi konusunda da önemli bilgiler paylaşan Bozbey, kentteki suyun %70’inin tarımda kullanıldığını belirterek, damla sulama sistemlerinin yaygınlaştırılmasıyla çiftçilere destek sağladıklarını söyledi. Sanayinin %15, paketli su tesislerinin ise %4 oranında su tükettiğini belirten Bozbey, bu alanlardaki kullanımın da yakından takip edildiğini ifade etti. Kayıp-kaçak oranlarının düşürülmesine yönelik çalışmalara da değinen Bozbey, özellikle İnegöl gibi ilçelerde bu oranın %55’lere kadar ulaştığını, boru hatlarının yenilenmesiyle hem su tasarrufu sağlandığını hem de halkın sağlığını tehdit eden asbestli boruların değiştirildiğini aktardı.

“SU, SİYASET ÜSTÜ BİR MESELEDİR”

Konuşmasının sonunda su meselesinin siyaset üstü bir konu olduğunu vurgulayan Bozbey, bu süreci bilimsel yöntemlerle, şeffaflıkla ve kararlılıkla yöneteceklerini belirtti. “Su siyasetin değil, hayatın konusudur. Bursalı hemşehrilerimize doğru ve açık bilgi vermeye devam edeceğiz. Bu krizi bilimsel, akılcı ve sürdürülebilir politikalarla çözüme kavuşturacağız,” diyerek açıklamasını tamamladı.