öğretmenler TYMM uygulamasında fırsatları ve sorunları anlattı

İLKE Vakfı Eğitim Politikaları Araştırma Merkezi’nin hazırladığı Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli İzleme Raporu, öğretmen tecrübelerine dayanarak uygulamadaki güçlü ve zayıf yönleri ortaya koydu.

İLKE Vakfı Eğitim Politikaları Araştırma Merkezi (EPAM) tarafından hazırlanan Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli (TYMM) İzleme Raporu, 18 Eylül 2025’te düzenlenen toplantıyla kamuoyuna tanıtıldı. Çalışma, 2024-2025 eğitim-öğretim yılında uygulamaya giren programların öğretmenler tarafından nasıl anlaşılıp hayata geçirildiğini değerlendirmeyi amaçlıyor.

Erdem ve değer odaklı yeni yaklaşım

Rapor, Millî Eğitim Bakanlığı tarafından hayata geçirilen TYMM’nin yalnızca bilgi aktarımına değil, bireyin zihinsel, sosyal, duygusal ve manevi gelişimine odaklandığını vurguluyor. Model, Erdem-Değer-Eylem çerçevesiyle modern eğitim anlayışıyla medeniyet köklerini buluşturmayı hedefliyor.

Öğretmen deneyimlerinden bulgular

• Öğretmenlerin tutumları olumlu beklentiler ile hazırlık eksikliği kaynaklı kaygılar arasında değişiyor.
• Öğrenci merkezli, yaparak-yaşayarak öğrenme motivasyonu artırıyor.
• Program dokümanlarındaki yoğun akademik dil anlaşılabilirliği sınırlıyor.
• Hizmet içi eğitimler yetersiz kalıyor, öğretmenler uygulamada rehbersiz hissediyor.
• Altyapı eksikleri ve kalabalık sınıflar etkinlik temelli yaklaşımı zorlaştırıyor.
• Ölçme-değerlendirme sürece odaklansa da merkezi sınavlarla uyumsuzluk yaşanıyor.
• Branş bazında; Türkçe’de dil yoğunluğu, matematikte soyut kavram hazırlığı, fen bilimlerinde laboratuvar eksikliği öne çıkıyor.

Raporun önerileri

• Öğretmenlere yönelik modüler “TYMM Uygulayıcı Programı” hazırlanmalı.
• Okul yöneticileri için zaman, sınıf mevcudu ve kaynak planlaması odaklı oryantasyon programları yapılmalı.
• Branş bazlı kılavuzlar, etkinlik senaryoları ve materyal setleri hazırlanmalı.
• Ölçme-değerlendirme için hibrit modeller geliştirilmeli.
• EBA güçlendirilerek etkinlik kütüphanesi ve çevrimdışı erişim seçenekleri artırılmalı.
• Program öncesi pilot uygulamalarla içerik ve süre planlaması test edilmeli.
• Geçiş süreci kademeli olmalı; farklı kademelerde eşzamanlı uygulamadan kaçınılmalı.
• Veli katılımı bilgilendirme setleri ve seminerlerle artırılmalı.
• Öğretmen iş birliği platformları kurulmalı, görüşler karar süreçlerine yansıtılmalı.
• Ders kitapları ve materyaller öğretmenlere önceden sunulmalı.

Çalışma, Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Mustafa Öztürk’ün yürütücülüğünde, Doç. Dr. Hasan Özgür Kapıcı, Doç. Dr. Sedat Karagül ve Dr. Öğr. Üyesi Muhammet Şahal’ın da yer aldığı ekip tarafından gerçekleştirildi.