Kendini bil, kendinden bilme
Kendini bilme bir yolculuğun başlangıcıdır. Bu yolda cesareti olana etrafındaki herkes ışık tutar. Senin görmeye niyetin varsa herkes aynadır sana.. çünkü insan kendine kördür, ilişkilerse kendimizi görmemizi sağlar.
İşte bu yüzden gerçek bağ, biri diğerinin içinde kaybolduğunda değil; her iki taraf da kendi özünden emin olduğunda kurulur.
İlişkiler, çoğu zaman kendimizi görmekte zorlandığımız aynalar gibidir.
Sevilmek isteriz, kabul görmek isteriz, anlaşılmak isteriz.
Bazen tüm bu isteğin içinde, fark etmeden kendi sesimizi kısarız.
Kırılmasınlar diye susar, anlaşılmak için olduğumuzdan farklı davranırız.
Zamanla “biz” olurken “ben”i yitiririz.
İki insanın birbirine karışması değil, birbirini var ederken özgün kalabilmesidir sağlıklı ilişki.
Gerçek bağ, biri diğerinin içinde kaybolduğunda değil,
her iki taraf da kendi özünden emin olduğunda kurulur.
Kendini unutarak değil var ederek..
Çünkü sevgi, sınırlarını koruyabilen bir kalpte kök salar.
Eksilmeden, fazlalaşmadan.. sade, sakin ve güvenli.
Gerçek dönüşüm, içten dışa doğru akar; kendini duyabildiğinde gerçekleşir.
Kendini hatırladığın yerde.
Kendi ihtiyaçlarını dile getirdiğinde,
hayır diyebildiğinde,
ve “ben” diyebildiğin için kimseyi kaybetmediğini fark ettiğinde..
Sevgi, iki tamamlanmamış insanın birbirini iyileştirme çabası değil,
iki farkında insanın birlikte büyüme yolculuğudur.
İşte o zaman sevgi hem özgür hem derin olur; hem kendine hem karşındakine hayat verir.
“Kime gidersen git kendine döneceksin. Çölünü yürü, dağını aş, denizini geç… Başkasında aradığını kendinde bulacaksın.”
Sevgiyle