Alternatif model kavgası yaşanıyor
BUSİAD’ın düzenlediği “Global Piyasalar ve Türkiye Ekonomisi 2026’ya Bakış” etkinliğinde konuşan İş Yatırım yöneticileri, ABD–Çin geriliminin bir ticaret savaşından çok daha öte olduğunu vurguladı.
Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (BUSİAD) Ekonomik ve Sektörel Çalışma Komitesi tarafından düzenlenen “Global Piyasalar ve Türkiye Ekonomisi 2026’ya Bakış” başlıklı etkinlik, BUSİAD Evi’nde gerçekleştirildi.
Doç. Dr. Derya Hekim moderatörlüğünde düzenlenen etkinlikte, İş Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Şant Manukyan ile İş Yatırım Araştırma Direktörü Serhat Gürleyen, dünya ve Türkiye ekonomisindeki son gelişmeleri değerlendirdi.
“Bu bir ticaret savaşı değil”
Küresel gerilimin niteliğine dikkat çeken Şant Manukyan, ABD–Çin rekabetinin klasik bir ticaret savaşının ötesinde olduğunu belirterek,
“Bu kavga bir ticaret savaşı değil, alternatif ekonomik modellerin kavgası”
ifadelerini kullandı.
ABD’nin giderek devlet kapitalizmine yöneldiğini savunan Manukyan, Çin modelini ise şu sözlerle anlattı:
“Çin’de ekonomi kapitalist üretiyor ama kapitalist sınıf yok. Şirketler çok başarılı ama iktidarı belirleme güçleri yok. Trump bunu gördü ve önlem almak istiyor.”
Manukyan, Çin’in kârı da zararı da toplumsallaştıran bir yapıya sahip olduğunu vurgulayarak, bu modelin bazı ülkeler için giderek daha cazip hale geldiğini söyledi.
“ABD, ‘ya benim tarafımdasın ya da Çin’in’ diyor. Avrupa’ya bunu henüz kabul ettiremedi. Bu savaş kolay bitmez; ateşkes olur ama sona ermez.”
Varlık fiyatlarında sert düşüş uyarısı
Küresel varlık piyasalarına da değinen Manukyan, ABD’nin doları bilinçli olarak zayıflatmak istediğini belirtti.
Euro/dolar paritesinin 1,25 ve üzerine çıkabileceğini ifade eden Manukyan, bunun eurodan çok doların değer kaybıyla gerçekleşeceğini söyledi.
Altına yönelik talebin artmasının arkasında jeopolitik riskler olduğunu belirten Manukyan, Çin’in dolar sisteminden dışlanma ihtimaline karşı altını stratejik bir ticaret aracı olarak gördüğünü kaydetti.
Petrol fiyatlarının ise arz fazlası nedeniyle baskılandığını ifade eden Manukyan, ABD–Suudi Arabistan anlaşmasına dikkat çekerek,
“Petrol fiyatlarında ciddi bir artış beklemiyorum”
dedi.
ABD–Çin kopuşunun kaçınılmaz olduğunu savunan Manukyan,
“Bu kopuş gerçekleşirse, 2–3 yıl içinde varlık fiyatlarında muazzam bir düşüş görebiliriz”
uyarısında bulundu.
“TL’ye yönelme var”
Türkiye ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Serhat Gürleyen, Avrupa’nın alacağı tavrın Türkiye açısından belirleyici olacağını söyledi.
Zayıf doların Türkiye için bir fırsat olduğuna dikkat çeken Gürleyen, enflasyonda sınırlı da olsa bir gerileme yaşandığını ifade etti. Hizmet sektörünün avantajlı, mal ihracatının ise Çin rekabeti nedeniyle zorlandığını dile getirdi.
Ekonomi programının yerli yatırımcıyı ikna ettiğini belirten Gürleyen, TL mevduatlarının toplam içindeki payının yüzde 45’lerden yüzde 60’a çıktığını söyledi.
Yabancı yatırımcıların ise hâlâ temkinli olduğunu kaydeden Gürleyen,
“Yabancılar hisse senedi ve hazine bonosuna girmiyor ama eurobondu ve TL’yi seviyor”
ifadelerini kullandı.
Etkinlik, katılımcıların sorularının yanıtlanmasıyla sona erdi.