Milliler ilk yarıda kazandı!

A Milli Futbol Takımımız Dünya Kupası elemelerinde Kocaeli’nde Gürcistan’ı 4-1 mağlup ederek ikinciliğe yerleşti.

Milli Takımın aldığı sonuç, maça başladığı oyun kurgusu ve kadro dizilişi Gürcistan maçı için oldukça idealdi. Kendi yarı sahasından çıkmakta ve geriden oyun kurmakta zorlanan Gürcistan’a alan daraltarak pres yapmak ve onların topla oynama kabiliyeti yüksek olan iki veya üç topçusuyla iletişimlerini kesmek olması gereken aksiyonlardandı. İlk yarı Milli Takımda herkes üzerine düşen görevi ve futbolun doğrularını yaptı.

Bence maça başladığımız kadro Dünya Kupası finallerine gitmeyi hak eden bir kadroydu ama ne yazık ki maçı bitirdiğimiz kadro ile bu takımın Edirne’ye gitmesi çok zor. Özellikle ikinci yarı takım gerek kondisyon ve gerekse motivasyon açısından çok erken maçtan koptu. Galip olmamıza rağmen bir panik havası yaşamaya başladık. Takım halinde savunma yapmakta zorlandığımız gibi oyunu soğutmayı ve ayağa pas yapmayı da beceremedik. Arda ve Hakan’ın da çıkmasıyla pas kalitemizde de büyük farklılıklar oldu.

Karşımızdaki takım ile final maçı niteliğinde bir maç oynadığımız için şanslıyız. Gürcistan çok üst düzey topçuları olmayan ve bir iki topçusunun bireysel yetenekleriyle oynamaya çalışan sıradan bir takım görüntüsü verdi. Gürcistan’da özellikle hem golü atan hem de merkez orta saha oynayan Kocarashvili beğendiğim oyunculardan biriydi.26 yaşında Lizbon’da oynayan ve tek başına Gürcülerin orta sahasında direnç gösteren tek topçularıydı diyebilirim. Diğer Gürcü oyuncu ise forvetleri; Kvararshelia. Gürcistan’da bu iki futbolcudan başka yetenek sayamayacağım. Bizim Dünya Kupasındaki rakiplerimiz 6 gol yediğimiz İspanya gibi takımlar olacak. İspanya şu ana kadar gol yemeden 4 maçta 14 gol atmış ve hemen tüm oyuncuları yerinin en iyileri, İspanya kadrosunda 2-3 değil en az 7-8 yetenekli oyuncu ve bu yeteneklerin oynadığı takım oyunundan bahsedebiliriz.

Sonuç olarak kazanmamız gereken bir maçı kazandık ve play-off oynamaya en yakın aday biz olduk. Daha önce de dediğim gibi Montella’nın oyuncu değişikliklerinde biraz daha liyakate önem vermesi gerekiyor. Arda’yı çıkardığı pozisyonda oynamaya en yakın aday Can Uzun varken o bölgeye Orkun’u sokmak çok yanlış bir tercihti. Hem Can gibi bir yeteneği kazanmak ve bundan sonra yaralanmak varken neden sıradan bir oyuncu ile orta sahanın direnci düşürüldü anmak zor.

Eskilerin dediği gibi ; Neticeye bakmak gerekiyor. Takım olarak kabul edilebilecek bir seviyede oyun çıkardık ve 4-1 gibi bir sonuçla hem 3 puan aldık hem ikinciliği garantiledik hem de en yakın rakibimiz olan Gürcistan’a 6 puan fark attık Çok eleştirmek de doğru olmayacağı için Milli Takım’ı tebrik ediyorum ve 15 kasım’da sahamızda oynayacağımız Bulgaristan maçını da bir sürpriz olmadan aşacağımıza inanıyorum